İki farklı hikayem var kaybolmakla ilgili.
Kısa kısa ikisinden de bahsetmek istiyorum 🤗
İlk hikayemde yaşımı hatırlamıyorum ama okula gitmediğimi biliyorum. 5 6 yaşlarımda olmalıyım. Oturduğumuz ilçeye iki buçuk saat uzaklıkta il merkezinde oturan biricik halamlara gitmiştik.
-Ah canım halacım burnumun direğini sızlatanım..Emeği ne çoktur bende bir bilseniz. Kaç yıldır göremediğimi hatırlayamıyorum bile..
Onlarda iken başka bir akrabaya misafirliğe davet edildik. Ağabeyim halamın kızı gittiğimiz evin çocuklarıyla birlikte oldukça kalabalık bir çocuk ordusu oluşturmuştuk. Büyükler yemek hazırlığı yaparken bizler de aşağı indik o zaman çocuklar evlerin önünde rahatça oynayabilirlerdi tabii şimdiki gibi mi zaman. Neyse ben tuvalet ihtiyacı için yukarı çıktım. O anda nerden geldiyse aklıma evde kimsenin olmadığı bir odada köşe takımının arkasına saklanma fikri 😂 Aslında tam kaybolma denemez buna, kayboldu korkusu yaşatmak düpedüz🙈 Sesleri işitiyorum herkes beni arıyor aşağı indi annem halam ev sahibi.. Bir yandan yaşça abim ve benden büyük olan halamın kızı ağlıyor kendini sorumlu hissediyor doğal olarak.. Büyükler bulunduğumuz binaya yakında bir inşaat çalışması vardı oraya kadar gidip aramışlar. Bu sırada ben napıyorum? Köşe koltuğun arkasında kıs kıs gülüyorum😂 Sonradan bir şekilde orada olduğumu farkettiler ve halamın kızının ağlamaktan kıpkırmızı olmuş gözlerini görünce çok kızmıştım kendime😔
İkinci hikayemde de ana tema aslında tam kaybolma değil, bu kez kayboldum korkusu yaşama sırası bende😅
Üniversite öğrencisi olarak Ankaradayız, yatılı öğretmen lisesinden en yakın arkadaşımla. Daha dönem başı, şehri keşfetmemişiz. Derslerimizin bitiş saatleri denk geliyordu o gün ve henüz büyük şehir gürültüsüne, kalabalığına alışamamıştık, kaldığımız yurda birlikte dönecektik. Kampüs şehre oldukça uzak, iki aktarma yapıyoruz. Nasıl olmuşsa otobüsten inip metroya bineceğiniz durağı kaçırmışız, ikimiz de yorgunluktan uyuyakalmışız🙈 Gözümü açmamla durağı kaçırdığımızı farketmem ve panikle butona basmam bir oldu. Durak dışında da yolcu indirilmiyor biz bilmediğimiz yollarda biraz daha gitmek durumunda kaldık. Sonra tabi ki sora sora yurda nasıl ulaşacağımızı bulduk. İyi ki beraberdik iyi ki beraber kaybolduk diye diye anlatırız hala bu hatırayı.. Şimdi onunla da çok sık görüşemiyoruz, keşke o yıllara dönebilsek de yine birlikte kaybolsak💜
Gel gelelim günün anlam ve önemine...
Bugün rengarenk, cıvıl cıvıl bir gün. Çünkü sevgili Ezgi dünyaya merhaba demiş bugün. İyi ki doğdun Ezgi..❣️ İyi ki varsın. O muhteşem ışığın, enerjin ne güzel! Hayatta her şey dilediğince gönlünce olsun. Senin gibi rengarenk bu fotoğrafı da eklemek istedim🎈
Beni bu güzel günden haberdar eden Zeynepciğim , yüreğinden öperim❣️